“Off sıkıntıdan patlamak üzereyim, bugün akşam olur mu ki, şu gün bir bitseydi, daha öğlen bile olmamış, ne yapsam acaba…” Mesai saatleri içinde sizin de böyle cümleler kurduğunuz zamanlar oluyor, değil mi? Evet mi? O zaman canınızın hiçbir şey istemediği, doğal olarak da boş boş gözlerle etrafınıza ya da bilgisayara bakmak dışında hiçbir şey yapamadığınız sıkıcı günlerden sizde de var! Sıkıldıkça daha da çok sıkıldığınız, iş yapmadıkça daha da çok bunaldığınız zamanlara siz de tanıdıksınız. Akşam ne rapor vereceğinizi düşündüğünüzde, sıkılıp bunalmanın maksimum seviyeye ulaştığı vakitleri siz de zaman zaman yaşıyorsunuz, öyle değil mi?
Evet, işinizi çok sevseniz de herkes gibi siz de bazen sıkılıp daralabilirsiniz. Özellikle de hava sıcaklıklarının artıp yazın etkilerini gittikçe daha çok hissettirmeye başladığı şu güzel günlerde! Bol güneşli ve eğlenceli sokaklarda capcanlı bir hayat varken, kendinizi iş yerinizde kapana kısılmış gibi hissedebilirsiniz. Bahar sarhoşluğundan nasibinizi almış, etrafta leyla gibi dolaşmak istiyor olabilirsiniz. Camdan dışarıya bakıp, içinizden “keşke bugün çalışmasam!” gibi hiç olmayacak dilekler geçirebilirsiniz. Evet, siz de çoğu kişi gibi böyle durumlar yaşayabilirsiniz. Nitekim bunda şaşılacak ya da yadsınacak bir durum yok! Ara ara sıkılmanız gayet olağan! Ancak bu sıkkınlığa yenilip, işinizi gereğinden fazla savsaklarsanız işte o zaman gerçekten sıkılacağınız zamanların başlamasına neden olabilirsiniz.
Yani mesai saatlerinin çekilmez olduğu zamanlarda bu durumun üstesinden gelmek için bir şey yapmazsanız, işte o zaman asıl sıkıntı başlamış olur. Çünkü işlerinizi teslim edemediğiniz için strese girer, hiçbir şey yapmadığınız zamanları telafi etmek için gereğinden fazla çalışır, bu şekilde devam ettikçe de yöneticinizle sorun yaşamaya başlarsınız. Eee tüm bunlar da haliyle “canım hiçbir şey istemiyor” demekten çok daha fazla canınızın sıkılmasına neden olur. İşte bu nedenle, canınızın çalışmak istemediği zamanların farkına varmanız ve böyle saatlerde kafanızı toplamak için neler yapabileceğinizi bilmeniz gerekiyor. Zira herkesin yaşayabileceği olağan problemler yüzünden işinizi kaybetmek istemezsiniz diye düşünüyorum. Umarım yanılmıyorumdur.
Her neyse, uzatmadan söylemek gerekirse; bugün mesai saatlerinin gerçekten çekilmez hale geldiği zamanlarda neler yapabileceğiniz üzerine konuşacağız. Evet, hemen şimdi inceleyeceğimiz önerilerle kendinizi işe nasıl daha kolay verdiğinizi görecek ve arada sırada yaşadığınız küçük sıkıntıların daha büyük aksaklıklar doğurmasını engellemiş olacaksınız. İşte aklınızın bir köşesinde bulunması gereken işteki can sıkıntısını giderme önerileri:
Küçük Bir Yürüyüşe Çıkın!
Eğer böyle bir imkanınız varsa, kesinlikle küçük bir yürüyüşe çıkmalısınız. Nitekim bulunduğunuz binanın etrafında şöyle temiz havayı içinize çekerek minik bir tur atmak bile size iyi gelecektir. Zaten ayağa kalktığınızda beyniniz normalden daha çok çalışmaya başlayacağı için daha sakin bir kafayla düşünmeye başlamış olacaksınız. Belki de canınızın sıkılmasının ana nedeni olan probleme çözüm bulacak, masanıza geri döndüğünüzde ise taptaze fikirlerle çalışmaya başlayabileceksiniz. Dışarıya çıktığınızda aklınızdaki olumsuz düşüncelerden yavaş yavaş kurtulacak, atacağınız adımlarla birlikte içinizi daraltan sıkıntınızdan da kurtulacaksınız. İşte bu nedenlerden dolayı, “tebdil-i mekanda ferahlık vardır” sözünün doğruluğuna güvenin ve bir süreliğine 50 metre de olsa oturduğunuz koltuktan uzaklaşın.
Sizi Mutlu Edecek Resimlere Bakın!
Eğer dışarıdaki resimlere bakamıyorsanız, yani bulunduğunuz mekandan dışarı çıkma imkanınız yoksa, o zaman farklı yöntemleri deneyerek aklınızı dağıtmalısınız. Mesela, hazır yaz da yaklaşırken gitmek istediğiniz tatil mekanının resimlerini motivasyonunuzu yükseltmek için kullanabilirsiniz. Masanızın bir kenarına yeşil, mavi artık nereye gitmek istiyorsanız oranın en güzel resimlerini koyabilir; düşlediğiniz tatili yapabilmek için çalışmanız gerektiğini düşünerek yapacağınız işe yoğunlaşabilirsiniz. Sonuçta; şimdi çalışmazsanız işinizde sorun yaşar, ne istediğiniz tatile gidebilir ne de istediğiniz hayatı yaşayabilirsiniz, öyle değil mi? İşte her sıkıldığınızda aklınıza bunu getirerek, “bitse de gitsem” yaklaşımından kurtulabilirsiniz.
Bunun yanı sıra, illa gitmek istediğiniz bir yerin resmine bakmanıza da gerek yok. Doğa resimlerine bakarak olumlu şeyler düşünmeye çalışabilir, gördüğünüz güzelliklere odaklanarak can sıkıntınızı giderebilirsiniz. Hatta ne yapın biliyor musunuz? En sevdiğiniz doğa resimlerini bir klasör içine toplayın ve her gün bir tanesini duvar kağıdınız olarak ayarlayın. Canınız sıkıldığında ekrandaki o yemyeşil ağaçlara, masmavi sulara, coşkuyla akan nehirlere bakarak motive olmaya çalışın. Emin olun, daha iyi hissedeceksiniz. Hatta bu konuda yapılan araştırmalar gösteriyor ki bir doğa resmine odaklanmak kişiyi rahatlatıyor ve sonraki konuya çok daha kolay bir şekilde odaklanmasını sağlıyor. Siz de doğanın ekrandan bile hissettirebildiği hayran olunası mucizesinden yararlanarak rahatlamayı deneyebilirsiniz.
Kaslarınızı Gevşetin!
Mesai saatlerinin çekilmez olduğu anlarda yapabileceğiniz bir diğer şey de kaslarınızı gevşetmek! Bu şekilde hem bedenen hem de ruhen rahatlayacak, üzerinizdeki gerginlikten kurtulabileceksiniz. Yapmanız gereken tek şey, esnemek için birkaç dakikanızı ayırmanız! Hem bunu sadece sıkıldığınız anlarda değil, her gün yapabilirsiniz. Sonuçta yoğun tempo altında çalışırken gün içinde ister istemez kendinizi geriyor, kaslarınızın sertleşmesine neden oluyorsunuz. Bu da sırt, boyun, göğüs, bacak gibi vücudunuzun çeşitli bölgelerinde ağrıya ve rahatsızlık hissine yol açıyor. İnternette rahatlıkla bulabileceğiniz basit esneme hareketleriyle, tüm bu şikayetlerinizden kurtulabilirsiniz.
Müzik ve Videolarla Eğlenin!
Çalışmak istemenize rağmen bir türlü kafanızı toplayamıyorsanız, işi düşünmekten vazgeçmeli ve ilginizi başka alanlara yöneltmelisiniz. Evet, bir süreliğine işi tamamen aklınızdan çıkarmanızı ve başka şeyler düşünmenizi öneriyorum. Örneğin; sevdiğiniz sanatçının yeni çıkan şarkısını dinleyebilir, sevdiğiniz yazarın yeni kitabına göz atabilir, vizyonda hangi filmler olduğunu inceleyebilir ya da hepimizin güldüğü şu komik videolardan izleyebilirsiniz. Yani ilgi alanınıza göre bir şeyler yapmaya çalışın. 10-15 dakikanızı iş dışında bir şeyle geçirin. Dakikalar geçtikçe rahatladığınızı ve can sıkıntınızın azaldığını göreceksiniz. Kendinizi hazır hissettiğinizde ise kaybettiğiniz zamanı fazlasıyla telafi edebileceksiniz. Çünkü aklınızı başka şeylere verdiğiniz sırada o günkü işleri yapabilmek için gereken bütün enerjiyi toplamış olursunuz. Kısacası, canınız hiçbir şey yapmak istemediğinde kendinize karşı birazcık toleranslı olun ve sizi mutlu eden şeylerle enerji depolayın.
Masanızı Derleyip Toplayın!
O günün hiç bitmeyeceğini düşündüğünüz günlerde, masanızı derleyip toplamayı da denemelisiniz. Çalışma alanınızda fazlalık varsa bunlardan kurtulmalı ve düzenli olmalısınız. Kalemliğinizi, kitaplarınızı, çiçeğinizi, dosyalarınızı, bilgisayarınızı artık çalıştığınız alanda ne varsa hepsini gözünüze hoş görünecek bir hale getirmelisiniz. Zira bunun size pek çok yönden faydası olacaktır. Birincisi, aklınızı “iş yapamamak, sıkılmak, mesai bitiş saatini gözlemek” gibi düşüncelerden farklı bir yöne kaydırmış olacaksınız. İkincisi ise iş yapmak için kendinizi hazır hissettiğinizde, yapmış olduğunuz düzenlemelerden dolayı istediğiniz her şeyi hiç vakit kaybetmeden bulabileceksiniz. Bunlara ek olarak; çalışma ortamınızın gözünüze güzel görünmesi, çalışmak için motive olmanız konusunda size epey yardımcı olacaktır. Sonuç olarak; kendinizi kötü hissettiğiniz iş günlerinde çalışma alanınızı güzelleştirmek, derleyip toplamak için zaman ayırmayı denemelisiniz. Emin olun bu yapmanız gereken işe boş gözlerle bakmaktan daha çok işinize yarayacaktır.
Kendi Kendinizi Telkin Edin!
Tamam, canınız hiç ama hiç iş yapmak istemiyor. Tamam, sıkıntıdan patlamak üzeresiniz. Tamam, akşam olsa da evime gitsem diye diye dakikaları sayıyorsunuz. Ama böyle davranmanın size bir faydası olmadığını da biliyorsunuz, öyle değil mi? Yani bu şekilde düşünerek canınızı daha fazla sıkmaktan başka hiçbir şey yapamıyorsunuz! İşte bu nedenle içine düştüğünüz durumdan kurtulmanın yollarını aramalısınız. “Canım çalışmak istemiyor” demek yerine “evet, kendimi kötü hissedebilirim ama çalışmam gerekiyor. Daha kötü durumlara düşmemek için bir an önce kendimi toplamalıyım,” demeyi öğrenmelisiniz.
Çünkü siz kötü düşündükçe, aklınıza daha çok olumsuz düşünce geliyor ve çalışacak gücünüz olsa bile bilinçaltınıza tam tersini empoze ettiğiniz için çalışamıyorsunuz. Oysaki kendi kendinizi telkin etmeye çalışsanız, kısa süre sonra kendinize gelecek ve işe kendinizi verebileceksiniz. Sonuçta, iş hayatının çekilmez olduğu zamanlarda kendinizi motive etmeyi öğrenmelisiniz. Kimsenin başınıza gelip çalışmanız için size destek olmayacağını anlamalı, para kazanmak ve yaptığınız işin hakkını vermek için kendinizi birazcık zorlamalısınız.
Çalışma Ortamınızı Daha Eğlenceli Hale Getirmeye Çalışın!
Bunun için takım arkadaşlarınızla konuşabilir, birlikte aldığınız kararları yöneticinizle paylaşabilirsiniz. Ortak kararlarınız neticesinde ofisinizi daha eğlenceli hale getirmek için harekete geçebilirsiniz. Çünkü çalışma ortamınız ne kadar eğlenceli olursa performansınız o derece artacak, aynı şekilde şirketinizin başarısı da gözle görülür şekilde yükselecektir.
Mesela; çalışma alanınıza küçük masa oyunları alabilir, molalarınızda hem eğlenebileceğiniz hem de beyin egzersizi yapabileceğiniz aktivitelerle uğraşabilirsiniz. Duvarlarınıza başarılı insanların ilham verici sözlerini asabilir, bir başarı tablosu oluşturarak buraya isteğinize göre motive edici bir şeyler yerleştirebilirsiniz. Renkli süs eşyaları, bakınca içinizi ferahlatacak saksı bitkileri, kullanışlı ofis araç gereçleri ve daha pek çok farklı şeyle gününüzün büyük bölümünü geçirdiğiniz alanı renklendirebilirsiniz. Sonuçta sıkıcı bir çalışma ortamı yerine, eğlenceli bir çalışma ortamında çalışmak zaman zaman içine düştüğünüz bunalımları fark edilir derecede azaltacaktır.
Evet, mesainin bir an önce sona ermesini istediğiniz günler olabilir. Evet, bazen değil çalışmak parmağınızı bile kıpırdatmak istemeyebilirsiniz. Ama böyle durumlarda oturup dakikaları saymak yerine, motivasyonunuzu yükseltmek için bir şeyler yapmaya çalışmalısınız. “Akşam olsa da gitsem” diye düşünmemeli, “ne yapsam da kendimi işe verebilsem” demelisiniz. Uzun lafın kısası, mesai saatlerinin çekilmez olduğu zamanlarda enerjinizi yükseltmek için uğraşmalı ve kazandığınız paranın hakkını verebilmelisiniz.
Paratic.com